ALDATILAN EŞ TARAFINDAN ÜÇÜNCÜ KİŞİYE KARŞI TAZMİNAT DAVASI AÇILABİLİR Mİ?
Türk Medeni Kanunu ve Borçlar Kanunu çerçevesinde, evlilik birliği içinde eşler arasında sadakat yükümlülüğü vardır. Bu yükümlülük, evlilik sözleşmesi ve toplumun ahlaki değerleri doğrultusunda şekillenir. Ancak, sadakatsizlik durumunda sadece sadakatsiz eş mi sorumlu tutulmalıdır, yoksa üçüncü kişiye (örneğin, eşin sevgilisine) karşı da manevi tazminat davası açılabilir mi?
Evlilik, taraflar arasında hem duygusal hem de hukuki bir bağ yaratır. Türk Medeni Kanunu’nun 185. maddesi, evlilik birliğinin taraflarına karşılıklı sadakat yükümlülüğü getirmektedir. Eşlerden birinin sadakatsizlik göstermesi, diğer eşin hem psikolojik hem de sosyal açıdan yıpranmasına yol açabilir. Sadakatsizlik durumlarında ise, aldatılan eş genellikle sadakatsiz eşine karşı hukuki işlem başlatabilir. Fakat burada kritik bir soru ortaya çıkmaktadır: Sadakatsiz eşin yanında, onun bu sadakatsizliğe sebep olan üçüncü kişiye karşı manevi tazminat talebinde bulunmak hukuken mümkün müdür?
Manevi tazminat, kişilik haklarının ihlal edilmesi sonucu bireyin yaşadığı psikolojik ve duygusal zararın giderilmesi amacıyla talep edilir. Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi uyarınca, kişilik haklarına hukuka aykırı bir saldırı olduğunda manevi tazminat talep edilebilir. Kişilik haklarına saldırı; onur, haysiyet, özel hayat gibi değerlerin ihlali anlamına gelir.
Aldatılan eş, sadakatsizlik nedeniyle psikolojik bir zarar gördüğünde manevi tazminat talep edebilir. Ancak burada önemli olan nokta, manevi tazminatın kimden talep edileceğidir. Türk hukukunda, sadakat yükümlülüğü sadece eşler arasında olup üçüncü kişilere böyle bir yükümlülük getirilmemiştir. Bu nedenle, üçüncü kişiye karşı manevi tazminat davası açmak tartışmalıdır.
YARGI KARARLARI VE UYGULAMA
Türk hukukunda, aldatılan eşin üçüncü kişiye karşı manevi tazminat davası açma hakkı konusu uzun yıllardır tartışılmaktadır. Yargıtay kararları ise bu konuda genellikle üçüncü kişinin doğrudan sorumluluğunun olmadığını vurgulamaktadır. Yargıtay, sadakat yükümlülüğünün evlilik birliği içinde eşler arasında olduğunu, üçüncü kişinin bu yükümlülüğe tabii tutulamayacağını kabul etmektedir. Bu bağlamda, üçüncü kişiye karşı manevi tazminat talebi reddedilmektedir.
Ancak bazı durumlarda, üçüncü kişinin davranışlarının aşırı ölçüde kötü niyetli veya aldatılan eşin kişilik haklarına ağır bir saldırı teşkil ettiği durumlarda, istisnai kararlar verilmiştir. Örneğin, üçüncü kişi bilinçli bir şekilde aile birliğini yıkmaya çalışmış veya aldatılan eşi küçük düşürücü, aşağılayıcı bir tutum sergilemişse, mahkeme bu durumu kişilik haklarına saldırı olarak değerlendirebilir.
Üçüncü kişiye karşı manevi tazminat davası açılabileceğini savunanlar, sadakatsiz eşin bu durumu yalnızca üçüncü kişiyle gerçekleştirdiğini ve üçüncü kişinin de bu ihlalin bir parçası olduğunu öne sürmektedir. Bu görüşe göre, üçüncü kişi, bilerek ve isteyerek bir evliliğin yıkılmasına neden olduğunda, manevi tazminat ödemekle sorumlu tutulabilir.
Ancak, bu görüşün hukuki temeli zayıftır. Zira Türk hukuku, üçüncü kişinin eşler arasındaki sadakat yükümlülüğüne doğrudan taraf olmadığını kabul etmektedir. Bu nedenle, üçüncü kişiye karşı manevi tazminat davası açılması, çoğu durumda kabul edilmemektedir.
Sonuç olarak; Aldatılan eşin, sadakatsiz eşin üçüncü kişisine karşı manevi tazminat davası açması, Türk hukuk sisteminde genellikle kabul görmemektedir. Sadakat yükümlülüğü, sadece eşler arasında olup, üçüncü kişiyi bu yükümlülükten sorumlu tutmak hukuken mümkün değildir. Ancak, üçüncü kişinin davranışları kişilik haklarına ağır bir saldırı teşkil ediyorsa, istisnai durumlarda mahkemeler farklı kararlar verebilir.
Bu nedenle, aldatılan eşlerin bu tür bir davayı açmadan önce Eskişehir boşanma avukatından hukuki danışmanlık alması ve davanın başarı şansını değerlendirmesi önemlidir. Manevi tazminat davaları, kişilik haklarının korunması amacıyla açılmakta olup, her olayın kendine özgü koşulları dikkate alınarak karar verilmektedir.
Eskişehir’de faaliyet gösteren Avukat Hilal Türkoğlu Hukuk Büromuz, aile hukuku alanında Eskişehir aile hukuku avukatı olarak hizmet vermektedir.
Eskişehir boşanma avukatı olarak yazmış olduğumuz MAL AYRILIĞI, PAYLAŞMALI MAL AYRILIĞI VE MAL ORTAKLIĞI NEDİR? konulu makaleyi de sitemizden okuyabilirsiniz.