KATILMA ALACAĞI VE KATKI PAYI DAVASI
Katılma Alacağı Davası
Katılma alacağı davası, özellikle evlilik birliği içerisinde edinilen mal varlığına ilişkin olarak açılan bir dava türüdür. Medeni Kanunun 219. maddesi uyarınca, evlilik birliği içerisinde edinilen mal varlığı, eşlerin mülkiyet hakkına tabi olmaksızın mal ortaklığı hükümlerine tabidir. Buna göre, eşlerin evlilik birliği içerisinde edindikleri mal varlığı, eşler arasında eşit olarak paylaşılması gerekmektedir. Bu paylaşımın gerçekleşmemesi halinde ise diğer eş, katılma alacağı davası açarak haklarını talep edebilir.
Katılma alacağı davası, Medeni Kanunun 219. maddesi uyarınca eşler arasında var olan mal ortaklığına dayanır. Bu dava türü, evlilik birliği içerisinde edinilen mal varlığı üzerinde eşlerin birlikte sahip olduğu hakların korunması amacını taşır. Katılma alacağı davası, mal ortaklığına dayandığı için, dava konusu olan mal varlığı üzerinde eşlerin birlikte sahip olduğu haklar korunmakta ve paylaşım yapılması gereken mal varlığı paylaşılmaktadır.
Katılma alacağı davası, mal varlığının paylaşımına ilişkin bir dava olmadığından, eşlerin evlilik birliği içerisinde edinilen mal varlığı üzerindeki mülkiyet hakkına ilişkin bir hüküm getirmez. Aksine, bu dava türü, evlilik birliği içerisinde edinilen mal varlığı üzerinde eşlerin birlikte sahip olduğu hakların korunmasını hedeflemektedir.
Katkı Payı Davası
Katkı payı davası da, evlilik birliği içerisinde edinilen mal varlığına ilişkin bir dava türüdür. Ancak katkı payı davası, katılma alacağı davasından farklı bir kapsama sahiptir. Katkı payı davası, evlilik birliği içerisinde edinilen mal varlığına eşlerden birinin diğerine kıyasla daha fazla katkıda bulunduğu durumlarda açılabilmektedir.
Katkı payı davası, Medeni Kanunun 220. maddesi uyarınca açılabilmektedir. Bu maddeye göre, eşlerden biri, evlilik birliği içerisinde edinilen mal varlığına diğer eşten daha fazla katkıda bulunduğunu kanıtlarsa, diğer eşten katkı payı olarak tazminat talep edebilir.
Katkı Payı Davası açmak isteyen bir kişi öncelikle dava açma hakkına sahip olup olmadığını belirlemelidir. Eğer katkı payı ödemesi yapılmış ve tapu kaydında payı bulunuyorsa, kişi dava açma hakkına sahiptir.
Davanın açılabilmesi için gerekli belgeler arasında öncelikle katkı payının ödendiğini kanıtlayan makbuz veya belge bulunmalıdır. Bunun yanı sıra tapu kaydı, sözleşme, proje ve fatura gibi belgeler de mahkemeye sunulmalıdır.
Davanın açılması için belgeler hazırlandıktan sonra dava dilekçesi hazırlanmalıdır. Dilekçede, katkı payının ödendiği, tapu kaydında payın bulunduğu ve bu payın değerinin belirlenerek ödenmesi gerektiği belirtilir. Ayrıca, davanın reddedilmesi durumunda ödenmesi gereken tazminat miktarı da belirtilmelidir.
Dava sonucunda mahkeme tarafından katkı payının ne kadar olduğuna karar verilir. Karar doğrultusunda, tapu kaydı güncellenerek katkı payı sahibine ödemesi yapılır.
Sonuç olarak, katkı payı davası, katkı payı ödemesi yapılmış olan bir gayrimenkuldeki pay sahiplerinin haklarını koruma amacıyla açılan bir davadır. Bu davada belgelerin ve delillerin doğru bir şekilde hazırlanması ve sunulması önemlidir. Ayrıca, dava dilekçesi hazırlanırken de dikkatli olunması gerekmektedir.